
Chartres’ın Arnavut kaldırımlı sokaklarında, lüks bir parfüm fabrikasının duvarları arasında, ismi bile unutulmaya yüz tutmuş bir adam, monoton bir hayatın pençesinde kıvranıyordu. Her gün aynı saatte kalkıp, aynı işe gidip, aynı rutini tekrarlamak, ruhunu yavaş yavaş kemiriyordu. Parfümün baş döndürücü kokusu bile, ruhunu saran bu griliği dağıtamıyordu. Yaratıcılığının ve emeğinin takdir görmemesi, onu her geçen gün daha da mutsuz ediyordu. Bir gün, bir kafede otururken, tesadüfen tanıştığı bir adam, ona cazip bir teklif sundu: Hızlı para kazanma imkanı. Umutsuzluk ve hırsın kör ettiği adam, bu teklife karşı koyamadı ve kendini karanlığın kucağında buldu. Suç dünyasının kirli suları, onu hızla içine çekti. Başlangıçta her şey yolunda gibi görünse de, kısa sürede beklenmedik tehlikelerle yüzleşmek zorunda kaldı. Geri dönüş yolu artık kapanmıştı. Kaçmak istese de, karanlığın pençesinden kurtulamıyordu. Gölgelerin ardında, pişmanlık ve umutsuzluk içinde, sonsuz bir karanlığa doğru sürükleniyordu.